Tüm hızıyla devam etmekte olan Paris Fashion Week kapsamında Dior defilesini izlemeye giden Jennifer Lawrence'ı görünce küçük dilimi yutacaktım ki, bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Madem 2000'lerin ilk günlerinden fırlamış gibi geziyor, ben de 2000'ler magazinin en sevdiğimiz, en yavan bölümünü geri getireyim dedim. Şahsen Pazar Keyfi, Televole türevlerinde starların itin götüne sokulup 1 puan ile sınıfta kalmasına bayılırdım. Uzun süredir ara verdiğim "Haftanın Rüküşü" her hafta olmasa da artık sıkılıkla yılan dilimden nasibini alarak bu köşede sizlerle buluşacak!
İlk kurbanımız Jennifer Lawrence. Aslında kurban değil, kendi suçu böyle gezmesi! 4 yıldır yüzü olduğu Dior'un defilesine baştan aşağı Dior giyinerek katılması normal ama koskoca Dior'un düşük bel jean pantolon yapıp o paçaları kapri formunda kıvırıp bebek gibi kızı maymuna çevirmesi nedir ya? Senelerdir Jennifer Lawrence'ı rezil de etti, vezir de Dior ama bu kadarı artık dalga geçmek herhalde. Kızın suratının beti benzi atmış, gözünün feri gitmiş, ünlülükten tiksinmiş gibi duruyor, bi de giydirdikleri şeylere bak..
Kombinde bir de güneş gözlüğü ve deri ceket de var, hadi onlar bir derece ama o pantolona baktıkça gözlerim kanıyor, doğmamış çocuklarım ölüyor içimde.
Bu görüntüleri görünce sırf çok ünlü bir markanın ürünü olduğu için, sırf çok pahalı olduğu için kabul gören çirkin şeylere asla eyvallahımızın olmamasına karar verdim. Dior'sa Dior arkadaşım, bok gibi ne yapayım? 90'ların minimal stilinin geri gelmesine her türlü katılıyorum ama ne olur görgüsüz 2000'ler gelmesinnnnnnnnn.
Jennifer Lawrence'ın bu canından bezmiş ve ultra rüküş kıyafeti ile ilgili siz ne düşünüyorsunuz? Bok gibi şeyler yapsa da marka değeri olduğu için giyer misiniz, paşa gönlünüz ne istiyorsa onu mu geçirirsiniz üstünüze. Şöhret çok mu zor, haftanın rüküşü aradığımız taze kan mı olacak???